8 Kasım 2013 Cuma




TWİTTER HESABIMIZ :
                  https://twitter.com/isgblogspot
İŞ GÜVENLİĞİNDE 1 OCAK ÖNCESİ HAZIRLIKLAR HIZ KAZANDI
İş sağlığı ve güvenliği kapsamında 50’den az çalışanı olan tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan iş yerleri 1 Ocak 2014 tarihi itibariyle iş yeri hekimi ve iş güvenliği uzmanı çalıştırmak zorunda.

İş sağlığı ve güvenliği kapsamında 50’den az çalışanı olan tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan iş yerleri 1 Ocak 2014 tarihi itibariyle iş yeri hekimi ve iş güvenliği uzmanı çalıştırmak zorunda. Buna göre, şu an itibariyle yaklaşık 35 bin olan iş güvenliği uzmanı sayısının, 21 Aralık’ta yapılacak sınavla yaklaşık 50 bini bulması hedefleniyor. Yine bunun yanında hizmet verecek olan iş yeri hekimi sayısı 16 bin 300’ü, Ortak Sağlık ve Güvenlik Birimi sayısı yaklaşık bini, eğitim kurumu sayısı ise 241’i buldu.

Bir yıllık ertelemenin ardından A sınıfı ve B sınıfı belgeye sahip iş güvenliği uzmanı açığı kapatılıyor. 50’den az çalışanı olan tehlikeli ve çok tehlikeli sınıfta yer alan iş yerleri 1 Ocak itibariyle iş yeri hekimi ve iş güvenliği uzmanı çalıştırmak zorunda. Bunun için de ilgili kurum ve kuruluşlar ile iş yerleri bu çalışmalarına hız verdi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı birimleri, özellikle A ve B sınıfı belgeye sahip iş güvenliği uzmanı sayısını ihtiyaçları karşılayabilecek duruma getirmek için çalışıyor. Bakanlık, bu kapsamda tehlikeli ve çok tehlikeli iş yerlerinde bulunacak A ve B sınıfı iş güvenliği uzmanlığı için 21 Aralık’ta bir sınav daha yapacak.

35 BİN İŞ GÜVENLİĞİ UZMANI BULUNUYOR

Bugün itibariyle A, B ve C sınıfı belge ile yetkilendirilmiş iş güvenliği uzmanı sayısı 35 bin civarında. Bu rakamın 33 bin 400’ünü C sınıfı, 950’sini A sınıfı ve 650’sini de B sınıfı iş güvenliği uzmanı oluşturuyor. İş güvenliği uzmanının yanında yine iş yerlerinde görev alacak iş yeri hekimi sayısı da bugün itibariyle 16 bin 300 dolaylarını buldu.

1000 TANE 'ORTAK SAĞLIK VE GÜVENLİK BİRİMİ' HİZMETE HAZIR

Kanunun uygulanmaya başlandığı 1 Ocak 2013 tarihinden bu yana iş güvenliği uzmanı ve iş yeri hekimi ihtiyacını karşılamak üzere hizmet vermeye başlayan kurumların son sayısı da şöyle: “1000 tane Ortak Sağlık ve Güvenlik Birimi, 241 eğitim kurumu, 31 toplum sağlık merkezi.”

21 ARALIK'TAKİ SINAVA YOĞUN İLGİ

A ve B sınıfı belgeye sahip olabilmek için 21 Aralık’taki sınava başvurular da devam ediyor. Yetkililer, sınava daha haftalar olmasına rağmen başvuruda yoğunluk yaşandığını bildirdi. Bugün itibariyle sınav için yaklaşık 10 bin kişinin başvuruda bulunduğu öğrenildi. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yapılacak olan sınav ilk defa İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa ve Adana olmak üzere 5 bölgede yapılacak. Sınav daha önce sadece Ankara’da yapılıyordu.

2 Ağustos’ta kanunda yapılan değişiklikle iş güvenliği uzmanlığı belgesine sahip olanların bir üst belgeyi hak kazanabilmelerinin önü açıldı. Buna göre, Sosyal Güvenlik Kurumu’na ödenmiş olan prim gün sayısı ve sahip olduğu belgeye göre üst sınıflardaki iş güvenliği uzmanlığı sınavına 2 Ağustos 2013 tarihinden itibaren 1 yıl içerisinde en fazla iki defa girebilecekler.

Değişiklik sonrası şu haklar tanındı:
“(1) (C) sınıfı iş güvenliği uzmanlığı belgesine sahip olanlardan;

a) Başvurdukları tarihte adlarına 1500 gün prim ödenenler, (B) sınıfı iş güvenliği uzmanlığı belge sınavına,
b) Başvurdukları tarihte adlarına 3000 gün prim ödenenler, (A) sınıfı iş güvenliği uzmanlığı belge sınavına,

(2) (B) sınıfı iş güvenliği uzmanlığı belgesine sahip olanlardan;

a) Başvurdukları tarihte adlarına 1800 gün prim ödenenler, (A) sınıfı iş güvenliği uzmanlığı belge sınavına, girebilecekler.

Prim ödemelerinin (SGK, Bağ-Kur, Emekli Sandığı) hangi ad altında ve hangi zaman diliminde ödendiğine bakılmaksızın sadece prim ödeme gün sayıları dikkate alınacak.” CİHAN


KAYNAK:  www.isgfrm.com
1 milyon işyeri dikkat!
[​IMG]

İş sağlığı kapsamında atılan adımlar doğrultusunda kobilerin 1 Ocak 2014 tarihine kadar uzman çalıştırıp çalışanlarına eğitim vermez zorunda. Aksi halde yüksek cezalar gelebilir.

Haziran 2013 verilerine göre Türkiye’deki 1 milyon 586 bin işyerinin 1 milyon 554 bini 50’nin altında işçi istihdam ediyor. Bu işyerlerinde toplam 7 milyon 595 bin işçi çalışıyor.

1.5 milyon içinde iş güvenliği uzmanı, işyeri hekimi ve yardımcı sağlık personeli istihdamı 1 Temmuz 2016’da başlayacak 50’den az çalışanı bulunan “az tehlikeli” işyerleri de var. Buradaki rakamın 500 binleri bulduğu tahmin ediliyor.

Dolayısıyla yaklaşık 1 milyon işyerinin 1 Ocak’ta yeni yasa kapsamına gireceğini söyleyebiliriz.

Risk değerlemesi önemli bir konu

Risk değerlendirmesi tüm işyerlerinin 30 Aralık 2012 tarihinden itibaren yerine getirmesi gereken bir yükümlülük. Risk değerlendirmesinin yapılmaması halinde 3.234 TL idari para cezası söz konusu. Risk değerlendirmesi yapılmamış her ay için de 4.851 TL idari para cezası var.

İş güvenliği uzmanının göreve başlamadığı işyerlerinde risk değerlendirmesi işveren veya vekili, çalışan temsilcisi, destek elemanı, işyerindeki bütün birimleri temsil edecek şekilde belirlenen ve işyerinde yürütülen çalışmalar, mevcut veya muhtemel tehlike kaynakları ile riskler konusunda bilgi sahibi çalışanlar tarafından oluşturulacak ekip tarafından yapılacak.

Defterleriniz 2014’e hazır mı?

İş güvenliği uzmanı ve hekim göreve başlamadan işyerinin yerine getirmesi gereken bir diğer yükümlülük ise iş sağlığı ve güvenliği tespit ve öneri defterinin onaylatılarak hazır hale getirilmesi. Bu defter noterler vasıtasıyla veya işyerinin bağlı olduğu Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüklerinde her sayfası damgalanarak hazır hale getiriliyor.


Kaynak: www.haber10.com
ÇALIŞMA BAKANLIĞI, YAPI İŞLERİNDE ALINACAK ASGARİ İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞi ŞARTLARINI BELİRLEDİ 
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, yapı işlerinde alınacak asgari iş sağlığı ve güvenliği şartlarını biryönetmelik ile belirledi. Bugün itibarıyla yürürlüğe giren yönetmeliğe göre yapı işlerinde bu zamana kadar hazırlanan sağlık ve güvenlik planları 1 Haziran 2014 tarihine kadar yeni düzenlemeye uygun hale getirilecek. ANKARA (ANKA) - Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, yapı işlerinde alınacak asgari iş sağlığı ve güvenliği şartlarını bir yönetmelik ile belirledi. Bugün itibarıyla yürürlüğe giren yönetmeliğe göre yapı işlerinde bu zamana kadar hazırlanan sağlık ve güvenlik planları 1 Haziran 2014 tarihine kadar yeni düzenlemeye uygun hale getirilecek. 
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın Yapı İşlerinde İş Sağlığı Ve Güvenliği Yönetmeliği Resmi Gazete'de yayımlandı. Yönetmelik, yapı işlerinde alınacak asgari iş sağlığı ve güvenliği şartlarını belirlemeyi amaçlıyor.Yönetmelik6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu kapsamına giren tüm yapı işlerinin yapıldığı işyerlerinde uygulanacak. Maden İşyerlerinde İş Sağlığı ve Güvenliği Yönetmeliği kapsamına giren işyerlerinde ise uygulanmayacak. 

-İŞVERENLERİN VE DİĞER KİŞİLERİN YÜKÜMLÜLÜKLERİ VE SORUMLULUKLARI-

İşveren, yapı işlerinde yapı alanının düzenli tutulmasını ve yeterli temizlikte olmasını, yapı alanındaki çalışma yerlerinin seçiminde; buralara ulaşımın nasıl sağlanacağının ve ekipman, hareket ve geçişler için alan veya yolların belirlenmesini, malzemenin kullanım ve taşıma şartlarının düzenlenmesini, tesis ve ekipmanın kullanılmaya başlamadan önce ve periyodik olarak teknik bakım ve kontrollerinin yapılmasını sağlayacak. İşverenin çeşitli malzemeler ve özellikle tehlikeli malzeme ve maddeler için uygun depolama alanları ayrılması ve bu alanların sınırlarının belirlenmesi, tehlikeli malzemelerin kullanımı ile uzaklaştırılma koşullarının düzenlenmesi, atık ve artıkların depolanması, atılması veya uzaklaştırılmasından sorumlu olan işverenlerin, çeşitli işler veya işin aşamaları için öngörülen sürelerin yapı alanındaki işin durumuna göre yeniden belirlenmesi, alt işverenler ve kendi nam ve hesabına çalışanlar arasında işbirliği, yapı alanındaki veya yakınındaki endüstriyel faaliyetler ile etkileşimin dikkate alınması gibi yükümlülükleri olacak.

-SAĞLIK VE GÜVENLİK KOORDİNATÖRLERİNİN GÖREVLENDİRİLMESİ, SAĞLIK VE GÜVENLİK PLANI VE BİLDİRİM

Aynı yapı alanında birden fazla işveren veya alt işverenin bulunması durumunda, işveren veya proje sorumlusu, sağlık ve güvenlik konularında bir veya daha fazla sağlık ve güvenlik koordinatörü görevlendirecek. İşveren veya proje sorumlusu, yapı işine başlamadan önce projenin hazırlık aşamasında, sağlık ve güvenlik planını hazırlar veya hazırlanmasını sağlayacak. Yapı işinde bildirim gerektiren işler haricinde ve bazı riskleri içeren çalışmaların bulunmaması halinde sağlık ve güvenlik koordinatörü görevlendirilmeyebilecek. 
İşveren veya proje sorumlusu yapı işinin 30 işgününden fazla süreceği ve devamlı olarak 20'den fazla çalışan istihdam edileceği, işin büyüklüğü 500 yevmiyeden fazla çalışma gerektireceği, durumlarda yapı işine başlamadan önce gerekli bildirimi içeren bildirimi, Bakanlığın ilgili çalışma ve iş kurumu il müdürlüğüne vermekle yükümlü olacak.

-KULLANILAN MAKİNE, ARAÇ, EKİPMAN, MALZEME VE ÇALIŞMA YÖNTEMLERİ-

İşveren, yapı işlerinin yapıldığı işyerlerinde kullanılan makine, araç, ekipman, malzeme ve çalışma yöntemlerinin ilgili teknik mevzuata ve iş sağlığı ve güvenliği yönünden kabul görmüş, uyumlaştırılmış ulusal veya uluslararası standartlara uygun olmasını sağlayacak. İşveren, mekanik ve elektrikli ekipmanın seçimi, kurulması, uygun yerlere yerleştirilmesi, hizmete alınması, işletilmesi ve bakımında, çalışanların sağlık ve güvenliği için, bu Yönetmelik hükümleri ile Makine Emniyeti Yönetmeliği ile İş Ekipmanlarının Kullanımında Sağlık ve Güvenlik Şartları Yönetmeliği hükümlerini dikkate alacak.
Bugüne kadar hazırlanan sağlık ve güvenlik planları 1 Haziran 2014 tarihine kadar bu Yönetmelik hükümlerine uygun hale getirilecek. Yönetmelik bugün itibarıyla yürürlüğe girdi.(ANKA)
(HGS/ORH)
İş sağlığı ve güvenliği risklerini içeren çalışmalar!
[​IMG]

İş sağlığı ve güvenliği risklerini içeren çalışmalar!

İş sağlığı ve güvenliği risklerini içeren çalışmalar ve bu işlerde alınması gereken önlemler, Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yayımlanan yönetmelik kapsamında yer alıyor.

Yapı işlerinde iş sağlığı ve güvenliği yönetmeliğinde, iş sağlığı ve güvenliği risklerini içeren çalışmaların listesi bulunuyor. Listede, özellikle, yapılan işin ve işlemlerin niteliği veya işyeri alanının çevresel özelliklerinden dolayı, çalışanların toprak altında kalma, bataklıkta batma gibi risklerin fazla olduğu işler yer alıyor.

İş sağlığı ve güvenliği risklerini içeren çalışmaların listesi, Yapı işlerinde iş sağlığı ve güvenliği yönetmeliği kapsamında ek 2'de sıralanıyor:

İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ RİSKLERİNİ İÇEREN ÇALIŞMALARIN LİSTESİ

1–Özellikle, yapılan işin ve işlemlerin niteliği veya işyeri alanının çevresel özelliklerinden dolayı, çalışanların toprak altında kalma, bataklıkta batma veya yüksekten düşme gibi risklerin fazla olduğu işler.

2– Çalışanın işin yürütümü dolayısıyla maruz kaldığı özel tehlikelere yönelik sağlık gözetimi gerektiren veya kimyasal ve biyolojik özelliklerinden dolayı çalışanların sağlık ve güvenlikleri için risk oluşturan maddelerle yapılan işler.

3–24/3/2000 tarihli ve 23999 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Radyasyon Güvenliği Yönetmeliği uyarınca, denetimli ve gözetimli alanların belirlenmesini gerektiren iyonlaştırıcı radyasyonla çalışılan işler.

4–Yüksek gerilim hatları yakınındaki işler.

5–Boğulma riski bulunan işler.

6–Kuyu, yer altı kazıları ve tünel işleri.

7–Hava beslemeli sistem kullanan dalgıçların yaptığı işler.

8–Basınçlı hava sağlanarak keson içinde yapılan işler.

9–Patlayıcı madde kullanımını gerektiren işler.

10–Fiziksel özelliklerine bağlı olarak yüksek ses, titreşim, basınç farkı, toz oluşması gibi risklerin fazla olduğu işler.

11–Ağır prefabrike elemanların montaj ve söküm işleri.


Kaynak: emlakkulisi.com
İş güvenliği uzmanları ayda 2 ile 15 bin lira arasında kazanabiliyor
CİHAN - BURSA
İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası, çalışma barışında ciddi bir kazanım oluşturmasının yanında yepyeni kariyer fırsatlarını da beraberinde getirdi. Yasanın uygulanmasında en önemli ayağı oluşturan iş güvenliği uzmanları 215 bin lira arasında değişen maaş oranlarıyla istihdam ediliyor. İş sağlığı ve güvenliği danışmanlık şirketi Genel Müdürü Güler Özkartal, sektörün ihtiyaç duyduğu uzman sayısının 120130 bini geçeceğini söyledi.


Özkartal, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı verilerine göre; Türkiye’nin iş kazalarına ödediği bedel İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası’nın ne kadar gerekli ve ne kadar hassasiyetle uygulanması gerektiğinin somut verileri ile dolu olduğunu söyledi. Yılın başında uygulanmaya başlayan yasanın yeni sektörleri ve yeni yeni kariyer fırsatlarını da beraberinde getirdiğini anlatan Özkartal, "Aradan geçen zaman içinde iş güvenliği uzman sayısı 30 binlere kadar yaklaştı. Ülke genelinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş iş sağlığı ve güvenliği eğitimi veren yaklaşık 190 kurum var. Mühendisliğin tüm bölümleri ile mimar ve teknik adamların iş güvenliği uzmanı eğitimi alabiliyor. Eğitimler 220 saat civarında, sınavda 70 ve üzerinde not alanlar C sınıfı iş güvenliği uzmanı olmaya hak kazanıyorlar. Bu grup az tehlikeli sınıflarda yetkili. Üç yıl az tehlikeli iş yerlerinde görev yapıp, B sınıfı uzmanlık sınavında başarı gösterirse B sınıfı iş güvenliği uzmanı oluyor. Dört yıl B sınıfı uzmanı olarak görev yapan ve A sınıfı uzmanlık sınavını geçen ise usta, yani A sınıfı iş güvenliği uzmanı oluyor." dedi. Sertifikası olan kişilerin 180 saat +37 saat mesai yapabildiğine dikkat çeken Mavi Akademi Genel Müdürü Güler Özkartal, uzmanların tehlike sınıflarına göre 217 saati dolduruncaya kadar birçok iş yerinde çalışabildiğini vurguladı. Özkartal şunları kaydetti: "Az tehlikeli sayılan 100 çalışanı olan bir işletmede çalışan başına 10 dakikadan 156 saat bir iş yerinde kalan saatler ise başka bir işletmede kullanılabiliyor. C sınıfı uzmanlar 2-3 bin TL, B sınıfı uzmanlar 3-7 bin TL, A sınıfı uzmanlar da 7-15 bin TL arasında maaş alabiliyor." CİHAN


Kaynak: www.zaman.com.tr
Bir Yaşamlık Uzmanlık Sorusu
Aydınlı’dan bir işçi
[​IMG]
Son zamanlarda hayatımıza yeni bir meslek girdi: İş güvenliği uzmanlığı. Üniversitelerde ve birçok kurumda kurslar düzenleniyor, iş güvenliği uzmanlığı sertifikası veriliyor. Bu kurslar çeşitli sektörlerde yaşanan ve yaşanabilecek iş kazalarına karşı alınması gereken önlemler, yasal olarak işyerlerinde uygulanması gereken kurallar gibi konularda eğitimleri içeriyor. Sonuç olarak bu kursları başarı ile bitiren herkes iş güvenliği uzmanı olacak. Peki, bu uzmanlar gerçekten biz işçilerin sağlığını korumak ya da iş güvenliğimizi sağlamak için mi eğitiliyorlar?

Ben de şu an bu kursa gidenlerden biriyim. Yukarıda sorduğum sorunun cevabına dair yaşadığım bir kaç örneği sizlerle paylaşmak istiyorum. İş kazaları ve meslek hastalıklarının anlatıldığı bir derste, bazı “iş kazaları” ile ilgili resimler ve görüntüler izledik. Görüntüleri izlerken bir yandan içim acırken diğer yandan da öfkeleniyordum. Konuları anlatan kişi yaşanan o feci ölümleri çok normal şeylerden bahseder gibi anlatıyordu. Ölümlü iş kazaları, hiç yere sönen hayatlar değil, işgünü kaybı olarak anlatıldı. Hoca soruyu soruyor ve cevabı bekliyordu. Kursta bulunan diğer kişiler de soruların cevapları hakkında fikir yürütüyordu. Görünen tablo o kadar vahimdi ki; orada bu işçilerin neden öldüğü, hangi önlemlerin alınmadığı, bu önlemlerin nasıl alınması gerektiği gibi sorular sorulması gerekirken birçok kişi hocaya şu soruyu sordu: “Hocam bu soru, sınavda çıkar mı?” Yani dertleri patronların kâr hırsına kurban edilen işçiler değil, “ben bu sınavı nasıl geçerim?” idi. İleride bu insanlar bizlerin çalıştığı işyerlerinde iş güvenliği uzmanı olacaklar. Peki, bu kişiler işyerlerinde, fabrikalarda işçilerin yaşadığı sorunlara ne kadar duyarlı olacaklar? Sorunlarımız çözülecek mi? İş cinayetleri duracak mı? Maalesef biz işçilerin hayatları, yani ölümle yaşam arasındaki çizgi sadece sorularda bulunan kelimelerde gizli kalmıştı ve önemli olan da işçiler değil, o sınavı geçmekti.

Türkiye’de yaşanan iş kazalarında her ay 100’den fazla işçi iş cinayetlerine kurban gidiyor. Patronlar iş güvenliği önlemlerini maliyet olarak görüyor. Onların gözünde hiç bir zaman bizlerin hayatları kârlarından daha önemli olmayacaktır. Hayatlarımızı onların insafına terk etmeyelim. Fabrikalarımızın bizlere mezar olmaması için alınması gereken önlemleri sadece işçilerin örgütlü mücadelesi hayata geçirebilir. Yaşamı ve yaşamayı seviyorsak önümüzdeki tek seçenek bu! Vakit bu seçeneği yaratma vaktidir.

Kaynak: uidder.org
background